KARABÜK (TİHA) – Yenişafak Gazetesi köşe yazarı Abdülhamit Güler, Karabük Üniversitesi Safranbolu Fethi Toker Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Prof. Dr. Sadettin Ökten Konferans Salonu’nda öğrencilerle bir araya gelerek “Yapay Zekâ Sinemanın Nesi Olur?” başlıklı söyleşi gerçekleştirdi.
Abdülhamit Güler söyleşide “Yapay zekâ ne değildir?” sorusundan yola çıkarak yapay zekâyı en iyi tanımlayacak olanın sinema olduğunu vurguladı. Sinemanın hem hayal gücü hem de gerçeklik üzerinden ilerleyen bir sanat dalı olduğuna dikkat çekerek, “Yapay zekâ sinemanın yönetmeni mi olur, oyuncusu mu, yoksa seyircisi mi? Bunu bize gösterecek olan yine sinemanın kendisi olacak” ifadelerini kullandı.
”Yapay zekâ tek başına bir filmi baştan sona üretebilir”
Güler, yapay zekânın senaryo yazımından oyunculuk performanslarına, kurgu ve görsel efektlere kadar pek çok alanda etkinlik gösterdiğini ifade etti. Yapay zekanın sektördeki kullanımına karşı Hollywood’da yapılan grevleri hatırlatarak, “Eskiden 20-30 kişilik bir ekibin haftalarca yaptığı işi artık bir kişi yapabilir. Hatta yapay zekâ tek başına bir filmi baştan sona üretebilir” dedi.
Güler, fantastik ve efekt ağırlıklı filmlerin yapımında yapay zekânın iş yükünü önemli ölçüde azalttığını ve üretim sürecini çok kolaylaştırdığını vurguladı. Ayrıca yapay zekânın yalnızca kendi başına bir şey üretmediğini, insanların bilgi birikimini ve hayal gücünü kullanarak daha yaratıcı ve özgün sonuçlar ortaya koyduğunu belirtti. “Yapay zekâ, bizim tecrübemiz ve hayal gücümüzle birleştiğinde sinemada ‘mükemmeli’ ortaya çıkarabilir” dedi.
Söyleşi boyunca öğrencilerle interaktif bir şekilde ilerleyen programda, yapay zekânın sanat ve yaratıcılıkla kurduğu ilişki tartışıldı. Güler, yapay zekânın sunduğu imkânların büyüleyici olduğunu, ancak insan yaratıcılığı ve iradesinin bu süreçte daima belirleyici olacağını dile getirdi. Program, öğrencilerin sorularının yanıtlanmasının ardından Güler’in teşekkür konuşmasıyla sona erdi.
Editör: Uğur Balkan
