TİHA-13 Şubat Dünya Radyo günü vesilesiyle görüşlerine başvurulan radyo dinleyicileri, radyonun insan için en zararsız kitle iletişim aracı olduğunu belirttiler.
UNESCO tarafından 2011’de Dünya Radyo Günü ilan edilen 13 Şubat’ta, radyo hakkındaki düşüncelerine başvurulan 65 yaş üstü vatandaşlar ilginç değerlendirmelerde bulundular.
Türker İnanoğlu İletişim Fakültesi Haber Ajansı (TIHA) muhabirine, konu hakkında görüşlerini dile getiren vatandaşlar, radyonun insanı bilgilendirmenin yanı sıra eğlendirdiğini, dingin kıldığını, üstelik kişilerin iş yapmalarına veya çalışmalarına da mâni olmadığını belirttiler.
Radyo dinlemenin başka şeye benzemediğini, radyonun insanın çalışmasına dahi engel olmadığını belirten 65 yaşındaki M.R, «Bir süre sonra şunu anlıyorsunuz ki, radyo dinleyip aynı zamanda yolu izleyebiliyorsunuz, arabanın camından kolunuzu çıkarabiliyorsunuz, bir şeyleri tamir edebiliyorsunuz, yemek yapabiliyorsunuz, hatta hafif bir ses eşliğinde kitap bile okuyorsunuz. Tahtını televizyona kaptırmış gibi görünse de radyonun yeri hep ayrı. Ancak şu an çok fazla dinleyen yok gözlemlediğim kadarıyla…» ifadeleriyle görüşlerini dile getirdi.
72 yaşındaki E.Ö isimli vatandaş ise halen balkonda radyo dinleyip çay içmekten büyük keyif aldığını belirterek, radyonun televizyonun insanların canını sıkmasının tam aksine can sıkıntısını giderdiğini, kişiyi sakinleştirdiğini ve özellikle gece saatlerinde radyo dinlemenin çok keyifli olduğunu belirtti.
